Ankara’daki taarruzda karşılığı aranan sorular
Ankara’yı sarsan terör saldırısı, 1 Ekim Pazar günü yeni yasama yılına başlayacak olan Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne (TBMM) 200 metre uzaklıktaki İçişleri Bakanlığı yerleşkesi içerisinde bulunan Emniyet Genel Müdürlüğü girişinde meydana geldi.
Saat 09.30 sıralarında Kayseri plakalı Renault Kangoo marka bir araç, Kızılay tarafından Emniyet Genel Müdürlüğü’nün bulunduğu Atatürk Bulvarı üzerinde durdu. Araçtan elinde RPG Roketatar ile inen saldırganlardan biri, giriş kapısına yöneldi ve üzerindeki bomba düzeneğini infilak ettirdi. Bu nedenle Emniyet önünde büyük bir patlama meydana geldi. Kalaşnikof marka uzun namlulu silah kullanan başka saldırgan ise polisler tarafından vurularak öldürüldü. Taarruzda kullanılan roketatarın Rus üretimi olduğu öğrenildi.
İki polis yaralandı
Saldırının akabinde İçişleri Bakanlığı’na çıkan bütün yollar ve ana caddeler trafiğe kapatıldı. Olay yerine çok sayıda polis, itfaiye ve sıhhat grubu sevk edildi. Hücumda polis memurları Alim Reis Demirel ve Erkan Karataş yaralandı. İki polisin hayati tehlikesinin bulunmadığı öğrenildi.
Yayın yasağı kararı alındı
Saldırının çabucak akabinde Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, bir başsavcı vekili koordinatörlüğünde soruşturma başlattı. Savcılığın talebiyle nöbetçi Sulh Ceza Hâkimliği, hücuma ait haberlere erişim mahzuru ve yayın yasağı kararı aldı.
Araç Kayseri’de gasp edildi
Saldırıda kullanılan hafif ticari aracın ise Kayseri’nin Develi İlçesi Çataloluk Köyüne bağlı Avlağa Mezrası’nda yaşayan Veteriner Mikail Bozlağan’dan gasp edildiği ortaya çıktı. Aracın MHP Develi İlçe İdare Şurası Üyesi B.K.’nın veterinerlik şirketine kayıtlı olduğu öğrenildi. Ticaret Sicil Gazetesi’nde bu şirketin kayıtlarının taarruzun akabinde silindiği öğrenildi. B.K.’nın ise yakın etrafına aracın gasp edilmesini Jandarmaya ihbar ettiklerini söylediği belirtildi.
Saldırganların 30 Eylül akşamı mezra yakınlarında aracı durdurarak Veteriner Bozlağan’ı öldürdükleri ve aracı arazi yollarından kaçırdıkları bildirildi. Adana sonundaki Toros dağlarına yakın olan mezraya iki saldırganın ormanlık alandan yürüyerek geldikleri iddia ediliyor.
MİT, Emniyet ve Jandarma devrede
Saldırıyla ilgili Emniyet, Jandarma ve MİT, geniş çaplı araştırma başlattı. Olayda kullanılan roketatarın Rus üretimi olması nedeniyle saldırganların Suriye’den geldikleri bilgisi üzerinde duruluyor.
Diğer yandan soruşturmayı yürüten gruplar, bir dizi soruyu da araştırıyor. Bilhassa saldırganların Kayseri’de gasp ettikleri araçla, Ankara’ya nasıl hiçbir çevirmeye takılmadan geldikleri, hangi yolları kullandıkları araştırılıyor. Çalıntı aracın Plaka Tanımlama Sistemi’ne (PTS) takılmadan Ankara’ya gelmesi ise soru işaretlerine neden oldu.
Diğer bir soru işareti ise atağa ilişin daha evvel İçişleri Bakanlığı önünde keşif yapılıp yapılmadığı oldu. Saldırganlarla kontaklı şahısların İçişleri önünde keşif yaptıkları savı araştırılıyor.
Öte yandan saldırganların Kayseri’ye kadar RPG roketatarla gelmesi, istihbarat zaafiyeti savına neden oldu.
Saldırının zamanlaması
Ankara’daki terör taarruz, 1 Ekim’de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da katıldığı TBMM’nin açılış merasimi gününde gerçekleşmesi dikkat çekti.
Diğer yandan yedi yıllık İçişleri Bakanlığı misyonu sona eren Süleyman Soylu’ya yakın olduğu tez edilen “Ebabil Harekâtı” ve “Türk Savunma Teşkilatı” gibisi hesaplar, taarruza ait “güvenlik zafiyeti” paylaşımları yaparken, Ali Yerlikaya’yı Soylu’nun bürokratlarını tasfiye etmekle suçladı. Gelen reaksiyonlar üzerine “Ebabil Harekâtı” toplumsal medya hesabını kapattı.
İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’nın ise açıklamalarında bilhassa “Terörle, onların işbirlikçileriyle, zehir tacirleriyle, çetelerle, organize hata örgütleriyle çabamız kararlılıkla devam edecektir” sözünü kullanması dikkat çekti. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan TBMM’deki konuşmasının akabinde gazetecilere yaptığı açıklamada, ise akının zamanlamasına dikkat çekilmesi üzerine “İçişleri Bakanı vazifesini yaptı” dedi.